Kilis’in tarihi zenginlikleriyle dolup taşan Oylum Höyük, yaz aylarının bunaltıcı sıcaklarına rağmen kazı ekiplerinin yoğun uğraşlarıyla tarih öncesi dönemlerin sırlarını aralamaya devam ediyor. 2023 yılında başlayan kazı sezonunda, arkeologlar ve bilim insanları, bu eşsiz höyüğün derinliklerinde binlerce yıl öncesine ait kalıntılara ulaşmayı hedefliyor. Oylum Höyük, hem tarihi dokusu hem de sergilediği arkeolojik buluntularla bölgedeki araştırmalar için adeta bir açık hava müzesi niteliğinde.
Oylum Höyük, yapılan araştırmalar ve kazılar neticesinde, M.Ö. 6. binyıldan itibaren yerleşim alanı olarak kullanıldığını ortaya koymuştur. Bu höyük, yerleşik düzene geçişin izlerini ortaya koyması açısından büyük önem taşımaktadır. Tarih öncesi çağlardan başlayarak farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olan Oylum Höyük, bölgedeki kültürel etkileşimlerin yanı sıra, tarım, ticaret ve zanaat hayatının da gelişmesinde etkili olmuştur. Yapılan kazılar sırasında bulunan eserler, bu bölgenin yalnızca yerel değil, uluslararası tarih açısından da ne kadar değerli olduğunu gözler önüne seriyor.
Kazı çalışmalarının liderliğini yürüten arkeologlar, bölgenin tarihini aydınlatmaya yönelik bu çalışmaların, hem akademik hem de halk açısından büyük önem taşıdığını vurguluyor. Hedeflerinin sadece buluntuları gün yüzüne çıkarmak değil, aynı zamanda geçmişin önemli anlarını ve insanların yaşam tarzlarını anlamak olduğunu belirtiyorlar. Bu bağlamda, Oylum Höyük’ün özgün yapısı, çeşitli uygarlıkların izlerini taşıyan kalıntıları ile bilim dünyasına sundukları bilgiler, ilerleyen yıllarda daha derinlemesine incelenecek.
Yaz aylarında sıcaklıkların 40 dereceye kadar yükseldiği Kilis’te, zorlu hava koşullarına rağmen kazı çalışmalarının sürdürülmesi dikkat çekiyor. Kazı ekipleri, sabahın erken saatlerinde başlayan çalışmalarında, hem zorlu hava koşulları ile başa çıkmaya çalışıyor hem de kazı alanında sürekli bir disiplin ve motivasyon sağlamaya gayret ediyor. Ekip liderleri, sıcak havanın kazı çalışmalarını zorlaştırmasına rağmen, belirlenen zaman dilimlerinde hedeflerine ulaşmak için dinamik bir çalışma yürüttüklerini belirtiyor. Bu çerçevede, ekip üyeleri arasında dayanışma ve işbirliği ön planda tutuluyor.
Oylum Höyük’te önemli bulgulara ulaşan ekipler, bu bulguların hem arkeolojik hem de tarihsel dikkat çekiciliği ile büyük bir heyecan içindeler. Kazılarda bazı bölgelerde özellikle yer altındaki yapılar, seramik parçaları ve günlük yaşam eşyalarına ulaşmaları, geçmişe dair pek çok sorunun cevabını vermelerine katkı sağlıyor. Ayrıca, kazı yapılan alanlarda bulunan çeşitli türde taş ve kale kalıntıları, dönemin mimari özelliklerini de ortaya koyarak önemli ipuçları sunuyor.
Oylum Höyük'teki kazı çalışmaları, dünya genelinden birçok bilim insanını ve tarih meraklısını kendine çekiyor. Çeşitli üniversitelerden gelen öğrenciler ve araştırmacılar, bu alanın tarihi ve kültürel zenginliğini gözlemlemek ve katkıda bulunmak için çalışmalarına katılmak üzere geliyorlar. Bu durum, bölgenin uluslararası bir arkeolojik merkez haline gelmesine de olanak tanıyor ve Kilis’in tarihsel mirasının daha geniş kitlelere aktarılmasını sağlıyor.
Sonuç olarak, Kilis' te bulunan Oylum Höyük, hem yaz sıcaklarına direnen ekipler hem de tarih meraklıları için önemli bir araştırma alanı olmaya devam ediyor. Kazıların derinliklerinde yatan geçmiş, dikkatli ellerle gün yüzüne çıkmayı bekliyor. Tarih ve kültürel mirasın korunması amacıyla yapılan bu çalışmalar, sadece arkeoloji camiasına değil, aynı zamanda tüm insanlık için büyük bir önem taşıyor.
Tüm bu çabalar, hem Kilis’in hem de Türkiye’nin tarihi mirasını koruma çabalarının bir parçası olarak, gelecek nesillere aktarılması adına büyük bir katkı sağlıyor.